14 Kasım 2014 Cuma

GOLEM VE CİN - HELENE WECKER

Uzun süre pazarlama ve iletişim sektöründe çalışan Helene Wecker,ilk aşkı yazarlığa döndüğünde bu kadar güzel bir eser çıkaracağını biliyor muydu acaba.Golem ve Cin ilk sayfasından itibaren inanılmaz keyif aldığım,elimden bırakamadığım kitaplarımdan biri oldu.
Raflarda yerini aldıktan sonra pek okuyucu  tarafından olumlu eleştiriler alan kitabı,biz Kitap Ağacı olarak fantastik-gotik edebiyat ayı olarak belirlediğimiz Kasım için oylayıp seçtik.
Golem Yahudi inancına göre kilden var edilen gerçek üstü bir varlık. Yahudi asıllı Helene Wecker’ın kocası Arap asıllı. Dolayısyla ne Golem ne Cin yazarın hiç  de uzak olmadığı mitler.Her ikisi de göçmen ailelerin banliyölerde büyümüş çocukları.Bu yüzden kitapta alttan alta hissedilen göçmenlik ,yabancılık ve yalnızlık duygularını yazarın çok iyi bildiğini düşünüyorum.
Wecker iki kültür arasındaki farklılıklardan hikayeler yaratmaya çalışırken bir arkadaşının tavsiyesiyle daha önce hiç denemediği fantastik öğeleri kullanmaya karar verir.1800’lerin sonunda Batı Avrupa’dan ve Suriye’den Amerika’ya göç etmiş mitlerine aşina olduğu iki insanüstü karakter “Golem ve Cin” üzerine yazmaya başlar.
Başlangıçta kafasında yarattığı Golem’in daha çok Prag Golemi’ne ( inanışa göre haham Judah Loew Ben Bezalel tarafından 17.yüzyıl Prag Musevilerini antisemitiklere karşı koruması için canlandırılan kilden heykel) ya da Frankestein’ın canavarına yakın bir karakter olduğunu söylüyor. Daha sonra roman boyunca daha duygusal ve insancıl bir karakter yakalamış.
Cin ise daha çok Ortadoğu ve Müslüman dünyasına ait bir mit olmasına rağmen batı söylencelerinde de Binbir Gece Masallarına benzer hikayeler olduğunu fark ediyor ve ateşten bir karakter yaratmaya karar veriyor.
Bu kitabı yazarken yaptığı araştırmalarda en çok şaşırdığı şeyin ise Musevi cemaatinin içindeki sosyalist hareketin büyüklüğü olduğunu söylüyor.Bu konu benim de dikkatimi çekti ayrıca okumak istiyorum.

Hikayeye dönersek ;Otto adında mutsuz ve etrafınca sevilmeyen bir genç marangoz,kendisine eş olarak bir kadın Golem yapması için Yehudah Schaalman’a gider. Schaalman kadim öğretilere sahip ihtiyar bir büyücüdür.Ruhları olmayan Golemler sahibine köle olması için yapılır, görevi koşulsuz hizmet etmektir ancak kontrolü gerekir, çok güçlüdür.Büyücü Golem’i yapar ve bir sandığa koyar.Görüntüsü aynen bir insan-kadın gibidir.Zeki,çalışkan ve meraklı olmasını istediği yeni karısıyla New York’a giden bir gemiye binen Otto dayanamayıp Golem’i canlandıracak sözcükleri gemide okur.

Öte tarafta New York’un Suriye Mahallesi’nin iyilik meleği Meryem kalaycı Arbeely’ye tamir edip parlatması için ailesinden kalma eski bir ibrik getirir .Kalaycı ibriği parlatırken içinden yaklaşık bin yıldır ibriğin içine hapsolmuş bir cin ortaya çıkar. İnsan bedenine mahkum bu ateşten varlık Suriye çöllerindeki muazzam sarayından  kopartılıp büyüyle bağlanmıştır.

Biz kitap boyunca bu iki farklı varlığın hikayesini okuyoruz.Bu hikayeler birbirine nasıl bağlanıyor, çocukluk masallarımıza kadar nasıl uzanıyor ayrıntı vermiyorum ama şu kadarını söyleyebilirim ki büyüler,büyücüler,hahamlar,cinler,golemler size  harika bir kitap sunuyor.

1899’ ların New York’unda oluşturulan hikayede  şehir,mekanlar,insanlar,dükkanlar,köprüler çok güzel resmedilmiş.Neredeyse o havuzun başındaki heykel gözünüzün önünde canlanıyor. Ayrıca kitabın dili ve çevirisi de çok başarılı. Kurgu için zaten söylenecek fazla bir şey yok;başından sonuna akıcılığından ve heyecanından hiçbir şey kaybetmiyor.
"Bugünlerde çok sıkılıyorum ne okusam" diye soranlara ilk  Golem ve Cin’i öneririm artık J


5 yorum:

  1. Ben de çok sevdim bu romanı, üstelik başlangıçta pek okuma niyetimde yoktu... açıkçası bu senenin şaşırtıcı kitaplarından :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de hiç niyetim yoktu.İyi ki seçilmiş beni de şaşırttı gerçekten :))

      Sil
  2. ne çok okundu be , diye bir giriş yapayım , okumadım ama istiyorum dediklerimden , sıra gelirse :D

    YanıtlaSil
  3. Güzel bir kitaptı. Özellikle din konusundaki tartışmaları ilgimi çekti. yazımda da bahsettim.

    YanıtlaSil