28 Ağustos 2013 Çarşamba

İLBER ORTAYLI Seyahatnamesi

İlber Hoca’nın bu kitabı için öncelikle şunu söyleyebilirim bu tam anlamıyla bir gezi kitabı değil. Seyahat ettiği ülkeler hakkında hem kişisel düşüncelerini yazmış hem de kısaca tarihlerine ve Osmanlı ile ilişkilerine değinerek özet bilgiler geçmiş. Böylece sıkıcı bir tarih kitabı olmaktan da kurtulmuş.
Hoca zaten deniz derya ; ondan öğrenecek çok şey var .Peki ben neleri not almışım.

Maltalılar Fenikece konuşuyormuşEzberci zihniyet.Maltaca diye dil mi olur.Öğren kabul et nereden geldiğini sorgulama.
Lizbon’daki Kalust Gülbenkyan müzesi  ; Üsküdarlı petrol milyarderi  Kalust Gülbekyan 1940’larda koleksiyonlarını bize vermek istemiş ancak dönemin bürokratları almamış o da Lizbon’a yerleşmiş. Ondan kalan 6 bin parça eserin çoğunluğu bugün sanat tarihi litaratürünün baş köşesinde yer alıyor. Anlaşılan gene ilgisizlik yüzünden bir Gülbekyan müzesinden mahrum kalmışız.
İsveç’te orijinal Kant eserlerinin bulunduğu yere göğe koyamadığı Örbyhus Slott Şatosu kütüphanesini ölmeden önce görülecekler listeme ekledim J
Halide Edip biyografisini okumak artık şart oldu.Hindistan bölümünde Halide Edip’in uzun süre Hindistan’da kaldığını devrin Hint aydınlarıyla dostluk ettiğini 1930’larda kaleme aldığı Inside India ‘nın önemini ve Aligarh İslam kolejinde ders verdiğini yazıyor.
Peki Frango-Chiotika nedir? Rodos’ta Katolikleşen Helenler kendi dillerini Latin harfleriyle yazarlarmış. Bu dile de Frango-Chiotika denirmiş.
En iyi muhafaza edilen Türk halıları Erdel Kiliselerin duvarlarında bulunuyormuş.
“Bırak savaşı başkaları yapsın sen ey mesut Avusturya evlen” atasözüyle Eski Avusturya’nın evliliklerle nasıl büyüdüğünü okuyup paslanmış tarih bilgimizi hoop yeniliyoruz.  
St.Petersburg’un soğuğunu biliriz ancak  rutubeti ve veremiyle de meşhurmuş.18 yy şehrin sokaklarında bazen aç kurtlar dolaşır insanlara saldırırmış.
Fatih Sultan çok iyi bir koleksiyonermiş. Ancak topladığı heykel ve resimler II.Beyazıt zamanında dağıtılmış.

Bu ve bunun gibi harika bilgileri bulabileceğiniz tekrar tekrar okumak isteyeceğiniz tam bir başucu kitabı.


24 Ağustos 2013 Cumartesi

İTALYAN DÜĞÜNÜ-Nicky Pellegrino

Bu kitabı okurken bol bol İtalyan Kahvesi içtim. 
Spagettiler pişirdim. 
Canım deli gibi biscotti çekti.
Beppi’nin tariflerini denemek istedim.
Catherine’nin aşkını Pieta’nın hikayesine tercih ettim. 
Ve mutfağı yemek kokan bir evin sıcaklığını, aşkı bulmuş insanların ne kadar şanslı olduklarını düşündüm.

23 Ağustos 2013 Cuma

YABAN KOYUNUN İZİNDE-Haruki Murakami

Murakami’nin bu kitabı için son zamanlarda okuduğum en iyi kurgu diyebilirim. Daha önce Sahilde Kafka’yı okurken de aynı şeyi düşünmüştüm. Yazarın gerçek üstücü konu yaratma ve bunu ifade tarzı bana göre çok başarılı.
Konular, bağlantılar ya da karakterlerin olayları kabulleniş biçimleri anlamlı mıdır,bunları sorgulayan okuyucular için tatmin edici olmayabilir ancak benim için bu mantık örgüsünün hiçbir önemi yok. Murakami sanki sanat sanat içindir diyerek yazıyor. Ben de onu sanat için okuyorumJ
İnsanların içine yerleşen koyunun peşinde bir adam, evi terk ederken bir donunu dahi bırakmayan karısı, kulak mankeni, fare, J, koyun profesörü, Yunus oteli sahibi. Hiç birinin ismi yok ancak betimlemeler öyle tatmin edici, yazarımızın kulak fetişizmi, kedi sevgisi, müzik zevkleri, kitap tercihleri bu karakterlerin arasına öyle bir dağılıyor ki kimsenin ismine gerek de duymuyorsunuz zaten.Kedisi bile sonradan isimlendirilir bir başkası tarafından.Ona Ringa derler.
Kadın figürler erkek kahraman üzerinde gene çok etkili. Karısı tüm çekmecelerini boşaltıp gittiğinde ondan hiç bir iz kalmaması ne kadar sarsıcı ise hiç görmeden kulaklarına hayran olduğu kadınla tanışıp birlikte olması o kadar şaşırtıcıdır.
Radyodan, pikaptan veya bir müzik kutusundan kulaklarımıza Riley B. King Kenny Burrel ,Larry Coryell,Jim Hall,Nat King Cole çalınır.South of the Border dinlerken müzik zevki ideoloji kadar aşınmamış diye düşünür.
Kahramanlardan biri Conrad romanı okurken bir diğeri Plutarkhos’un Yunan Trajedyalarını okur. Yalnız bir anında kendini De Chirico tablosundaki terk edilmiş çocuğa benzetir.
Kahramanlar kahve içerken,bir mavi Lövenbrau açarken, sevişirken, işerken öyle gerçekçidir ki romanın gerçek üstücü olduğunu unutuverirsiniz. Her şey size olabilir görünmeye başlar.



21 Ağustos 2013 Çarşamba

KİTAP KARDEŞLİĞİ-EYLÜL ETKİNLİĞİ

Kitap kardeşliği ile Eylül ayında Salinger'in Çavdar Tarlasında Çocuklar'ı okuyoruz.Etkinliğe katılmak isteyenler Stylopunk'un Instigram sayfasından veya bloğundan kendisine ulaşabilirler.

20 Ağustos 2013 Salı

MUHTEŞEM GATSBY - F Scott Fitzgerald

Great Gatsby Fitzgerald'ın 1925'de yazdığı tüm zamanların en çok satan kitaplarından artık kült diyebileceğimiz romanı. Daha önce 7 kez filmi de çekilen opera ve tiyatro uyarlamaları bulunan yapıt bu yıl Leonardo DiCaprio,Carey Mulligan ve Tobey Magurie’nin oynadığı yeni uyarlama ile tekrar popüler oldu.Birçok yayın evi kitabı tekrar bastı.Benim tercihim e-kitap formatında olması dolayısıyla Özgür Umut Hoşafçı çevirisi oldu. Hasan Ali Yücel çevirisini bazı okurlar çok sevmiş bazısı da nefret etmiş. Mitra yayınevi basımı açıkçası kötü değildi.Fitzgarald'ın hep anlatılan Caz Çağı ve Amerikan Rüyası  söylemlerini kitap boyunca yeterince hissediyoruz. Ön metin okumalarında gördüğümüz aşk,ihanet,kıskançlık duygularının arkasında zengin olma ve sınıf atlama hayalleriyle yasa dışı yollardan para kazanan bir adamı,kendi amerikan rüyasını gerçekleştirmek için kocasını aldatan metres bir kadını yada maddenin ve eşyanın her türlü duygunun üstüne geçtiği yaşamları okuyoruz.
Şüphesiz 1920'ler hem Amerika hem de Avrupa'da savaş sonrası yaşanan sıkıntılardan sonra toplumların değiştiği eğlencelerin yaygınlaştığı bununla o zamana kadarki değerlerin yok sayılmaya başladığı dönemi belirtir.Kadın hakları kadının erkeklerle toplum içinde eğlenmesi,kısa etekler giymesi,sigara içmesi gibi daha önce hoş karşılanmayan bir çok davranış biçimi artık hayatın içindedir.Savaş dönemi mutfağıyla ilgilenen evini temizleyen kadınların yerini 1920'lerde caz müziğin çaldığı partilerde içkisini yudumlayan, uzun sigaralıklarını içen kadınlar almıştır.Flapper diye adlandırılan bu akım sadece modanın değil yaşam şeklinin de yönünü tamamen değiştirmişti.
Yitik kuşak temsilcilerinden Fitzgerald bu dönemi en iyi anlatan yazar olarak bilinir hatta Şahane Saçmalık olarak anılan bu dönem Fitzgerald’a yüklenir. 1920’de This Side of Paradise adlı romanı basılınca bir gecede ünlü olmuştur.
Karısı Zelda ile olan inişli çıkışlı ilişkisi adeta Gatsby ve Daisy'nin ilişkisine benzetilir. Her ne kadar sonunda evlenebilmiş olsalar da Fitzgerald’ın daha iyi bir geliri olana kadar Zelda onun evlilik teklifini kabul etmemiştir. Evlilikleri süresince tam bir Caz Çağı hayatı yaşarlar. Hatta Fitzgerald’ın beş dolarlık banknotları sigarasını yakmak için kullandığı söylenir. Zelda’nın çapkınlıkları ve flörtlerini kıskançlıkla izler.Defalarca intihara kalkışan Zelda'ya sonunda tedavi edilemez şizofreni teşhisi koyarlar.
1929 Great Crash denilen ekonomik çöküş ile Caz Çağı sona erdiğinde Fitzgerald’ın yazdığı kitaplar demode bulunmaya başlar.Dünya ciddi bir krizin eşiğindedir.Fitzgerald mutsuzdur borçlarını ödemek için kısa öyküler yazmaya çalışır ancak mutsuzluğu öykülerine de yansır ve başarılı bulunmaz.1940’ta kalp krizinden hayatını kaybettiğinde kendi deyimiyle sadece dönemin sözcüsü değil aynı zamanda dönemin tipik bir ürünü olmuştur.

1 Ağustos 2013 Perşembe

OVERDOSE CHICK LIT

Bu üç kitabı da farklı zamanlarda okumak daha iyi olabilirdi. Sahilde kolay okunabilecek, kafa dağıtabilecek kitaplar olsun diye seçmiştim. Konuları çok benzer çıktı. 4 günde 3 tanesini okudum desem ne kadar kolay ilerlediğini anlatmış olurum. Neyse ki Muhteşem Gatsby ve Yaban Koyunun İzinde bu aşırı doz durumu sonrasında kurtardı.
Ben genelde bu tarz kitapları bitirdiğim yerde başkaları da okusun diye bırakırım.Ama kapakları o kadar güzel ki bir süre kitaplığımda tutmak istiyorum.İç kapaklarında koparıp alabileceğimiz ayraçların püsküllerin renkleri bile çok şeker.Ben işte böyle elbise alır gibi kitap alıyorum bazenBu arada Arkadya kitaplarının çoğu D&R'da indirime girmiş. 
Fiyatlar 9.90TL .Bu tarzı sevenler stoklasın...