Bu kitabı okumayan
bir ben kalmıştım herhalde .Yıllarca kapağına antipati duyduğum için elim
gitmedi. Çevremde çoğu kişinin okuduğu ve hatta çok beğendiği öve öve
bitiremediği bu kitap hakkında bir yorum yapamamak benim için “Kinyas ve
Kayra’yı okuyamamak" başlıklı bir makaleye dönüşmek üzeydi ki Kitap
Kardeşliği-Ekim etkinliğinde
seçilince belki motivasyon olur diye elektronik olarak okumaya başladım.
Ama benim elektriğim
baştan tutmuyorsa yok olmuyor. Kitap elimde süründükçe süründü. Araya başka
kitaplar girdi. Karakterlerin nihilizminden bana fenalık geldi. Ayrıca kitapta da
olsa bu kadar şiddet ,cinayet,uyuşturucu,tecavüz benim için çok fazla.Karanlık
karakterler yaratmak için fazlaca kullanılmış. Yazarı ve yazım şeklini bir kenara
koyarak kurgunun ve karakterlerin bana uygun olmadığını söyleyebilirim.
Oysa kurguyu bitarafa
bırakırsak yazar olarak Hakan Günday çok güzel bir iş çıkarmış. Karakterlerin
iç seslerini, birbirleriyle olan diyaloglarını gene karanlık psikolojilerini
düşünsel olarak dikkate almadan metinsel olarak başarılı bulduğumu
söyleyebilirim. Yazarın hatırı sayılır bir hayran kitlesinin olması boşuna
değil. Benim açımdan ise yazar hakkında olumlu olumsuz düşünceler söylemek için
erken çünkü hala okumadığım çok kitabı var.Sanırım yeraltı
edebiyatı tanımlamalarından dolayı kendisi favori yazarım olamadı yıllar
içinde. Gene de önyargılı olmamak gerek diyor ve Hakan Günday yorumlarımı bir
sonraki kitabına kadar erteliyorum.