April Yayıncılık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
April Yayıncılık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Eylül 2016 Pazartesi

DALGA - TODD STRASSER


Sanırım 94 yılıydı.Teknik Lise 4'lerin elinde o hafta hep aynı kitabı görünce sordum.Bizim dersimize de giren çok sevdiğim felsefe hocası okumalarını istemiş.Durur muyum hemen onlardan ödünç alıp ben de okumuştum.Çok etkilendiğim,yıllarca herkese anlattığım Dalga bir arkadaşıma hediye ararken April Yayınları’nda tekrar karşıma çıktı.Biz onu o zaman kullandığı Marton Rhue ismiyle tanımıştık.

1967 yılında tarih öğretmeni Ron Jones’un ikinci dünya savaşı sırasında 10 milyon insanın sistematik ölümüyle ilgili anlattıkları ve sınıfta gösterdiği kısa belgesel California Cubberly Lisesi öğrencilerini çok etkilemişti. Nazilerin dışında kalan Almanların nasıl olup da bu vahşeti engellemediği yada olanlardan haberdar olmadıklarını söylemeleri anlaşılır değildi.

Öğrencilere tatmin edici bir cevap veremeyen Ron Jones sonradan Üçüncü Dalga (The Third Wave) olarak bilinecek bir deney yaptı.1976’da deneyi bir öykü şeklinde anlattı ve 81 yılında televizyon dizisi çekildi.Todd Strasser bu televizyon dizisi hikayesini Dalga ismiyle kitaplaştırdı.

Deney bir grup lise öğrencisinin eşitlik inancıyla yola çıkıp nasıl faşist gençlere dönüştüğünü,ait oldukları Dalga isimli gruba nasıl bağlandıklarını çarpıcı bir şekilde gösteriyor.Kısacık bir gençlik romanı gibi gözükse de günümüzde demokrasi adına yapılan tutumlara da ayna tutuyor.

Özellikle neyi neden desteklediğini çok sorgulamayan bizim gibi toplumlarda bu kitabı herkesin okuması gerek.Her ailenin çocuğuna okutması gerek.

Bir politikanın,akımın,görüşün nasıl çığırından çıktığı, diğer insanların neden müdahale edemediğinin çok güzel örneklendirildiği bu kitap sayesinde hocamızı da tekrar sevgiyle anıyorum. 

31 Temmuz 2013 Çarşamba

EMPATİ - ADAM FAWER

Bu ara okuduğum kitapların gereksiz uzatıldığı duygusuna kapılıyorum. Empati de bunlardan biriydi.
Biraz X-Men biraz Heroes derken yazarımız da fazla çağrıştırdığını düşünmüş olacak ki kitabın bir yerindeki dialogda "çok fazla  X- Men dergisi okumuşsun sen" diyor.
Ancak kitap boyunca bir Wolvereine ortaya çıkamadı Elijah pek bir pasifti. Fantastik bilim kurgu severler için aslında konu itibariyle hoş bir kitap hatta bu kadar uzatılmamış olsaydı sürükleyici bile diyebilirdim. Bir süre sonra tekrar tekrar bitkin maviler, öfkeli yeşiller, aldatan oniksler, inançlı kırmızıları okumaktan sıkıldım.
Kitabın konusuna dönersek kahramanlarımız empatlar. Yetişkin ve çocuk empatlar karşısındakinin düşüncelerini koku ,ses yada renk olarak algılayıp yorumlayabiliyorlar hatta insanların zihnine girip onların düşüncelerini yönlendirebiliyorlar. Kendiside bir empat olan öğretmenleri çocukları özel bir okulda eğitim alması için  için ikna ediyor. Ancak buranın bir okul olmadığı ve bambaşka amaçları olan bir organizasyon olduğu anlaşılıyor. Sonrası aksiyon. Geçmişe ve günümüze gide gele kitap ilerliyor. Çoğu okuyucunun çok şaşırtıcı bulduğu son bölüm ise benim için sürpriz olmadı. Valentinus’un tanrı hakkında söylediklerini okur okumaz onun kim olduğunu anladım.
Bu arada beynin çalışma biçimi, nöronlar, okulda çocuklara öğretilen Locke, Descartes felsefeleri, Tesla fizik deneyleri kendi içinde güzel ama konudan kopuk sadece kitabı uzatan ayrıntılardan öteye gidememiş.
Bu koca kitapta beni vuran cümleyi de kendime göre değiştirerek yazıyorum.
İnsanların söylediklerini ve yaptıklarını unutabiliyorum ama bana hissettirdiklerini asla unutamıyorum. Hatta o kişiyi gördüğümde o duyguyu sanki 5 dk önce yaşamışım gibi beynimde hissediyorum.