28 Mayıs 2012 Pazartesi

UYUMSUZ DEFNE KAMAN'IN MACERALARI - SU


Buket Uzuner’in uzun zamandır beklediğim bu son kitabı bende hayal kırıklığı yarattı. Nedense Kumral Ada - Mavi Tuna ve İki Yeşil Su Samuru’ ndan sonra hiçbir kitabı bana o yakaladığım lezzeti ve enerjiyi veremedi. 
Öğrencilik yıllarımın psikolojisiyle okuduğum tüm kitaplarıyla onu çağdaş-çalışan-şehirli-özgür kadını yücelten karakterleriyle önemli bir yere koymuştum. 
Aradan geçen o kadar zamandan sonra ne İstanbul ne de Su beni kurgusal olarak tatmin etti. Belki ben artık çalışan kadının özgür; şehirli kadının çağdaş; modern kadının da mutlu olduğuna inanmadığımdandır.Gelibolu hikaye olarak daha ilginçti.
Su dörtlemenin ilk kitabı. Sonrasında Hava,Toprak ve Ateş ile devam edecek.
Kitabın konusuna gelirsek özetle aktivist  gazeteci Defne Kaman ortadan kayboluyor ve Şaman anneanne soyaddaş oldukları Komiser Ümit Kaman ‘a başvuruyor.  Ümit’in dertleştiği sahaf Semahatin ve Alevi Ümit’in Sünni sevgilisiyle arasındaki aşk ilişkisi de kitap boyunca hikayeye eşlik ediyor.
Kitapda bol bol Şamanizm ve Kutadgu Bilig’e atıflar yapılıyor.
Yazarın hikayeyi kurgulamasındaki mantık örgüsüne çok değinmek istemiyorum aslında. Sonuçta bu sanatçı/yazarın kendi iç dünyasında oluşturduğu hayal bir kurgu. Benim için önemli olan bu hayali romana  nasıl aktardığı ,beni de bu hayale ne kadar inandırabildiği ki kendi adıma başarılı olduğunu söyleyemeyeceğim .Anlatımda çok fazla mesaj kaygısı ve her toplumsal soruna değinme mecburiyeti hissedilmiş. Çevre, HES, Kadına Şiddet, Alevi-Sünni Ayrımı ,Hayvan Hakları, birbirini tekrarlayan bölümler,uzun anlamsız  cümleler bir süre sonra beni sıktı.
Bu kitaptan bana arta kalanlar tekrar Muazzez İlmiye Çığ okuma isteği ve bu zamana kadar neden Kutadgu Bilig okumadığımı sorgulamak oldu.  

4 yorum:

  1. Merhaba;

    Bende sizinle aynı şeyleri düşündüm okurken. İnternette olumsuz hiç yorum bulmayınca da resmen kendimden şüphe ettim. Bu kadar ayılıp bayılarak sevmelerine çok şaşırdım insanların bu kitabı. Kötü değil belki ama yavan bence. Bana da katkısı Kutadgu Bilig okumaya karar vermek oldu sadece:D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba
      Sanırım büyüdükçe her şeyi bildiğini sanan insanlardan , çok sevdiğin bir yazar da olsa sıkılıyorsun.Ben asla eski kitaplarını okumayacağım.Hayalimde öyle güzel kalsınlar :)

      Sil
  2. Buket Uzuner Kumral Ada Mavi Tuna'sıyla kalbime kazıdı karakterleri adeta. Kitabı okuduktan uzun süre sonra bile kitaptakileri aklımdan çıkartamadım. Sonra çok büyük umutlarla Su kitabını aldım. Ama ne yazık ki benim için de büyük hayal kırıklığı oldu. Karakterlere bürünemedim. Kurgusu da sanırım diğer kitaplarına göre hafif kalmış.

    YanıtlaSil
  3. Feyza'cım sen söyledikten sonra Kumral Ada Mavi Tuna'nın kapağını açtım. İlk sayfaya 1998 diye not almışım.Uzun yıllar en sevdiğim kitap oldu.Sonra 2001'de İngilizce'den bir kere daha okudum hatta kitabı yanıma alıp Londra'ya gittim. Ev arkadaşımdan biri Yunanistan'dandı.Birgün eve geldiğimde onu "Mediterranean Waltz'i" okurken buldum. Önce benim kitabım zannettim .Odama çıkıp kendi kitabımı orada görünce apar topar aşağı inip olamaz sen Buket Uzuner okuyorsun bak bende aynısı var dedim.Sonrasında kitap hakkında epey konuştuk.Ne de olsa "Akdenizliydik" :) Bu kitabın bende böyle bir anısı da oldu sonra. Kitabı dönerken oradaki semt kütüphanesine bıraktım.Türkçesi hala bende :)

    YanıtlaSil