3 Temmuz 2019 Çarşamba

ÇAKAL - FREDERICK FORSYTH



Çakal’a başladığımda ilk 50 sayfa ne okuduğumu çok anlayamadım açıkçası. Konusu hakkında bir fikrim vardı ancak yazar konuya ortadan daldığı için hikayenin içine giremedim bir süre.Yazar okuyucunun yakın dönem Fransa tarihini bildiğini varsayarak başlamış hikayeye. Bir süre sabredince Hollywood vari bir aksiyon kurgusu sarıyor zaten .

Fransa, Osmanlı yönetimindeki Cezayir'i, 1830 yılında işgal etti ve kalıcılığını pekiştirmek için bir milyona yakın yerleşimci gönderdi. İki dünya savaşı ve diğer askeri operasyonlarında, daha fazla özerklik vaadiyle Fransa'nın deniz aşırı topraklarda silah altına aldığı Cezayirliler ülkelerine döndüklerinde, ikinci sınıf vatandaş olarak muamele görmeye devam ettiler.

Cezayirlilerin eşit şartlarda siyasi temsil çabaları da kanlı biçimde bastırıldı.1 Kasım 1954'te bağımsızlık mücadelesine başladılar Süreç zorlu ve kanlıydı.Bu arada savaş Fransa'da yönetimi yıprattı ve 1958 yılında Paris'te hükümet devrildi.Fransa'nın Dördüncü Cumhuriyeti sona erdi ,Beşinci Cumhuriyet'in başına General Charles De Gaulle geçti. 

Fransa ve UKC sekiz yıllık savaşın ardından Mart 1962'de Evian Barış Anlaşması'nı imzaladı.Temmuz 1962'de gerçekleştirilen referandumda Cezayir bağımsızlığına kavuştu.Bu sürecin yaklaşık 1,5 milyon insanın canına mal olduğu söyleniyor. Fransız ordusu destekli yerleşimci "kara ayak" örgütleri, Cezayir'deki sivillere karşı saldırılarını kesmedi
Bu süre zarfında dünya kamuoyunun gündeminde olan ama daha sonra unutulan bir örgüt vardı. Kısa adı OAS olan Organisation Armée Secrète -Gizli Ordu Örgütü-.
1961 yılında eylemlerine başlayan OAS'ın kurucuları üst düzey askeri yetkililerdi amaçları da Cezayir'in bağımsızlığını engellemekti OAS'çıları bitiren Charles de Gaulle düzenledikleri suikast oldu. Cezayir'in terk edilmesini ulusal çıkarlar açısından son derece sakıncalı bulan OAS'çıların hedefinde bizzat iktidara getirdikleri Charles de Gaulle vardı.
Charles De Gaulle’ün, en az 30 suikast girişiminden kurtulduğu iddia ediliyor. En çok ses getireni 1962’de Elysée Palace'dan Orly havaalanına seyahat ederken gerçekleşti.Başkanın arabasına 140 mermi isabet etti. Tecrübeli şöfürü ve süspansiyon sistemi sayesinde önden çekişli, patinaj yapabildiği Citroen’i sayesinde bagajdaki tavukları bile kurtuldu.Bu yüzden Citroen'ini çok severmiş.

De Gaulle uzun ve çalkantılı siyasi kariyeri boyunca çok sayıda düşman edinmişti ama suikast girişimlerinin hiçbiri başarılı olmadı.1970 yılında evinde televizyon izlerken kalp krizinden öldü

İşte bu özet bilgileri bilmeyen bir okuyucu kitabın ilk bölümlerini anlamayabilir.Çünkü  Frederick Forsyth Çakal'da 1960-65 arasındaki bu güç dengesinin getirdiği suikasti,hesaplaşmayı ayrıntılı bir şekilde romanlaştırıyor.
Bu arada Forsyth’un kendisi de eski bir istihbaratçı. İngiliz İstihbarat Teşkilatı MI6'de 20 yıl boyunca çalışmış.

The Day of the Jackal'ın film uyarlaması da ilginç olmuş. Yönetmen Fred Zinnemann suikastçi karakteri için ünlü biri yerine o dönem hiç tanınmayan Edward Fox'u tercih etmiş. Fox'un başarılı olması için onu gerçek bir kiralık katille tanıştırmış ve bilgi almasını sağlamış. 
Filmin sonundaki kutlama çekimleri gerçekten de Bastille Günü sırasında yapılmış ve kalabalık halk bizzat figüran olmuş. Çekimler sırasında bazı vatandaşlar Adrien Cayla Legrand'ı gerçek De Gaulle zannetmiş. Film 1973'de çekilmiş yani başkan öldükten üç yıl sonra :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder