Arif Ergin’i Tekvin ile tanıdık.
Kendisini tarihe ve gizeme meraklı bir mühendis olarak tanıtan Ergin, romanını
da çok sevdiği Galata ve Beyoğlu’nda kurgulamış.Caddedeki binaların
tarihlerini çok iyi biliyor, araştırmalarını bu eksende yoğunlaştırıp Osman
Hamdi Bey’in kayıp tablosunu merkeze alan bir hikaye yaratmış.
Dan Brown benzetmeleri haksız değil
çünkü sanat,tarih,gizem,gizli örgütler ,illuminati, Mevlevilik gibi pek çok
şeye girip çıkan bir kurguyla gizem çözülmeye çalışılıyor. Üstelik sürekli bir
kaçıp kovalama hali ve yardımcısı bir kadın J
Dili rahat, sıkmayan bir anlatımı var
yazarın. Anlattığı gizemlere,sembollere ve Osman Hamdi Bey’e merak uyandırmaması
imkansız.
Osman Hamdi Bey’in La Genèse yani Yaratılış (Tekvin) adını verdiği tablo onun en çok eleştirilen eseri. Mihrap olarak da isimlendirilen çalışma 1901 de yapılmış. Tablo Aret Portakal’dan Mesut Hakgüden’e geçtikten sonra Çiğdem Simavi’nin olmuş ve en son Demirbank koleksiyonuna katılmış. Ancak bankanın TMSF’ye devri sırasında ortaya çıkmamış. Bugün nerede olduğu bilinmiyor.Sembolik olarak anlatmaya çalıştıklarıyla ilgili epey görüş var. Aslında Osman Hamdi’nin daha bir çok eseri kayıp. Yapıldığı dönem kayıtlanmadığı için kaç tane tablosu olduğu tam olarak bilinmiyor.
Bazı tablolarını ufak değişikliklerle tekrar yaptığından anlatmaya çalıştıkları ile ilgili üzerinde epey spekülasyon var. Arif Ergin buradan kendisine güzel bir roman malzemesi çıkartmış, çok da güzel yazmış. Bu arada aynı karakterle devam edeceği ikinci romanın haberini de verdi. Umarım Tekvin kadar heyecanlı olur.
Kitabı merak ettim. Osman Hamdi'nin eserlerinin bu şekilde kayıp ve bilinmez olduğunu bilmiyordum. Cidden tam roman malzemesi hatta netflix duysa dizi olur:)
YanıtlaSilNe güzel olurdu :))
YanıtlaSil