Aslı Perker’in daha önce Sufle’sini okuyup çok beğenmiştim.
Cellat Mezarlığı ne zamandır okumak istediğim bir kitaptı ancak yazarın yeni
kitabı çıkınca onu erteleyip önce Hazan Mevsimi’ni okudum.
Öncelikle şunu söyleyebilirim ki bu kitabın anlatımını daha somut
daha olgun buldum. Sufle’deki içsel tahliller ne kadar vurucuysa Vakit Hazan’ın
gerçekçiliği de o kadar kuvvetliydi.Eski dili çok yerinde,sıkmadan ustaca kullanmış yazar.Yaşam
tarzları,dönemin modası,eğlenceler gibi pek çok veriyi de hikayenin içine usul usul
yerleştirmiş.Hikayenin geçtiği zamanı çok iyi yansıtmış.Fatih ve Nişantaşı gibi
semtlerin ayrımını, lodos yüzünden Şirket-i Hayriye’nin çalışmamasını
garipsemiyoruz tabii.
Hikaye 1920’lerin başında geçiyor.Milli Mücadele
yılları,İstanbul işgal altında. Yabancıların gelmesiyle değişen bir günlük
yaşam var toplumda. Modernleşmeyi savunanlar,feminist hareketler,gazete
haberleri her biri dönem için ayrı veriler.Yazar bunlar için ciddi bir ön
araştırma yapmış.
Ana karakter Handan küçük yaşta annesini kaybetmiştir. Babası
ileri görüşlü bir devlet adamıdır. Kızını Darülfünun’da okutur. Yazar Handan ‘ı
dönemin çelişkilerinden bağımsız yaratmaz. Handan, Halide Edip’e hayrandır. Onun
Sultanahmet mitingini dinleyip çok etkilenir. George Elliot kitapları okur. Milli
Mücadeleciler ve statükoyu savunanlar ile modernite ve geleneksellik arasında
kendi yoluna bulana kadar bir karar vermeye çalışır.
Annesinin feminist bir hareketin içinde olduğunu ancak genç
kız aklıyla fark eder. Aslı Hanım, Handan’ın annesi üzerinden Fatma Nesibe
Hanım ve onun Beyaz Konferanslarını da anmış. Kadın mücadelesinin en önemli
isimlerinden biri olan Fatma Nesibe Hanım üniversiteden hocam Serpil Çakır’ın
Osmanlı Kadın Hareketi kitabında da geniş yer bulur. Çok iyi bir akademik
çalışmadır.
Kurgudan bağımsız kitapta geçen gerçek isim ve olaylar
isteyene başka kapılar da açacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder