Lagom etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Lagom etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Aralık 2019 Çarşamba

LYKKE - MEIK WIKING



Geçen yıl okuduğum Hygee (burada) ve Lagom (burada) gibi Lykke de İskandinavların yaşamdan keyif almak üzere kullandığı kelimelerinden biri. Mutlu olma sanatı gibi bir  anlamı var.

Hygee ve Lagom’ u yirmi milyonluk beton bir şehirde yaşarken sistemsel olarak çoğunu uygulamak neredeyse imkansız eleştirisiyle yorumladıktan sonra Lykee'i okumayı düşünmüyordum. Ancak bu karanlıkta kalkıp karanlıkta eve vardığımız uzun kış günlerinde bir parça yardıma ve motivasyona  hayır diyemeyeceğim. Her ne kadar kolektif bilincin yönlendirdiği yaşam tarzlarının ekseninde yaşıyorsak da kendimize uyarlayabileceğimiz ufak tefek kişisel uygulamalar ile kesinlikle ilham verici.

Meik Wiking, Danimarka Mutluluk Enstitüsü’nün başkanı, Hygee kitabının da yazarı. Nasıl daha mutlu oluruz sorusunun cevabını vermeye çalışıyor. Lykke daha çok  yöntemler üzerinden gidiyor. Değişik ülkelerin alışkanlıklarından örnekler veriyor. Bisiklet kullanmaktan günlük egzersizlere, yiyecek önerilerinden uluslararası mutluluk raporlarına,ülkelerin gülümseme oranlarını kıyaslayacak kadar ayrıntılı  kültürel bir kitap yazmış.

Birleşmiş Milletler bünyesinde, bağımsız araştırmacılar tarafından yapılan araştırmalar ışığında bu yıl 7.si yayımlanan Dünya Mutluluk Raporu 2019 , 156 ülkede yapılan araştırmalar ve anketlerden oluşuyor. Yapılan araştırmalar, kurulan kişisel ilişkilerin yanı sıra komşuluk ve mahalle ilişkilerinde yaşanan sosyal tatminin en büyük mutluluk kaynağı olduğunu gösteriyor.Neyse ki biz toplumsal ilişki olarak buna daha yakın yaşıyoruz. Bizim geri sıralarda olmamızın başka nedenleri var.

Lykke, yaşam tarzınızı kökten değiştirmenizi önermiyor; sadece ufak değişikliklerle daha mutlu bireyler olmanız için ipuçları veriyor.

Çok hoş fotoğraflar ,detaylar var. Keyifli vakit geçirilebilecek dediğim gibi çoğu yapılabilir ilham verici fikirler veren bir kitap.

29 Ağustos 2018 Çarşamba

LAGOM - LINNEA DUNE


Ne fazla ne eksik ,tam kararında. Yani tam da doğada olması gerektiği gibi.

İsveç’in Lagom felsefesi özetle sadelik üzerine kurulu. Evde,iş yerinde,sosyal hayatlarında aşırılıklardan kaçınarak yaşamlarını sürdürüyorlar. Kişisel ilişkilere ve hobilerine çok önem veriyorlar,Doğada fazlasıyla vakit geçiriyorlar.

Hygge ‘yi okurken düşündüklerim bu kitapta da geçerli elbet. Sosyal haklar ve yaşam standardı açısından fersah fersah uzaktayız. Bu dengeli yaşama sanatının %40'ı bize bağlıysa geri kalanı yaşadığımız sisteme bağlı maalesef.
Çalışma hayatının dengede olabilmesi için önce sistemin sonra iş verenlerin bunu sağlaması gerek. Aileye vakit ayırma,çocuklarla ilgilenmenin ebeveyn izinleriyle ayarlanması gibi bize ancak gelecekten gelen uygulamalarla bizim Lagom yaşamamız ütopik.

Kırsala kaçma hayali kurmadan, şehir yaşamını çevreye zarar vermeden idame ettiren ve sistemin onlar için her şey olduğu ülkeler doğal olarak mutluluk yöntemleri üzerine felsefe yapıp pazarlayabiliyorlar.

Büyük büyük ebeveynlerimizin yaşam tarzlarını küçümseyip kendi özümüzden koptuğumuzdan beri “mutluluğa nasıl ulaşılır” konusu bugünün bir tüketim aracı haline geldi .

Zaten kendi tarımını yapan birkaç kuşak öncesini bir tarafa bırakırsak , biz apartman çocuklarına ekin dikin kendinizi daha mutlu hissedeceksiniz önerileriyle gelen İskandinav kültürü ormanda mantar toplayıp,göllerde yüzerek bu felsefeyi  dünyaya ihraç ediyor. 

Bizim ise kendimize dönüp kızmamamız imkansız. Evet Lagom, bu şehirde bir önceki kuşağın işten çıkınca yüzdüğü içi balık dolu bir deniz vardı,senin evde yap dediğin herşey zaten evde yapılırdı.Sosyalleş dediğin komşuluk her akşam içilen çay ;evde eksilince istenen tuzdu. Arkadaşlık sokakta seksek oynamaktı. Şimdi mi ? işten çıkıp 1 saat trafikte en nezaketsiz karşılaşmaları savuşturup eve denge içinde ulaşıyorum;hatta ne sosyal ne ekonomik gidişata takılmıyorum!