Bayram üstü tatlı tatlı okunacak kurgu
dışı bir kitap.
Osmanlı şekerciliği üzerine yapılmış en kapsamlı çalışmayı bir şekerci ustası olan Friedrich Unger yapar.Unger Yunanistan’ın ilk kralı I. Otto’nun şekercibaşısıdır.1838 yılında
Almanca yayımladığı “Şark Şekerciliği’ni 1835 yılında İstanbul’u ziyaret ettikten sonra yazar. Namını
çok duyduğu helvacı ve şekercileri ziyaret etmekle kalmaz, tüm tarifleri,
malzemeleri, en ince ayrıntısına kadar not eder.
İçinde de tarçınlı peynir şekeri,
çağla reçeli, arşın helvası, mühürlü akide şekeri gibi bugün başka hiçbir
kaynakta bulunmayan tariflerle birlikte 97 şekerleme ve tatlı
tarifi yer alıyor.
Kitabın önce 2003
yılında Mary Işın ve Merete Çakmak tarafından “A King’s Confectioner in the
Orient” adıyla İngilizce çevirisi
yapılmış.Elimizdeki kitap derlenip,dipnotlar ve açıklamalarla zenginleştirilmiş
baskısı.
İçinde çok ilginç tespitler de
var. Unger iki buğday tanesi büyüklüğünde misk ve dört buğday tanesi
büyüklüğünde amberle hazırlanan Nevruz şerbetinin tarifini detaylıca verirken “Türkler
bu şerbeti, memleketlerinde zaten gayet asabi olan tabiatlarına bakmaksızın sık
sık tüketirler” diyor J
1 dirhem 3.207 gr,
1 okka 1,282 gr gibi burada kullanılan ölçülerin Bavyera’da
kullanılan loth ve libre karşılıklarını da vermiş.
Kitaba göre Osmanlı’da şerbet
hazırlayan esnaf birkaç sınıfa ayrılırmış. Bunlardan biri, ilaç olarak şerbet
hazırlayanlar; diğeri, şekercilik zanaatine ait üreticilermiş. Bunlar gül,
menekşe, ağaç kavunu, safran, salep, acıbadem gibi çeşit çeşit şerbetleri hazırlar,sokaklarda da karla soğutulmuş meyve şerbetiyle karışık su satılırmış.
Kitapta yer alan bazı
şekerlemeler günümüzde iz bırakmadan kaybolmuş: Çağla reçeli,koruk
reçeli,menekşe reçeli gibi yapanı çok az olsa da duyduklarımın yanında adaçayı
mazısı reçeli gibi hiç duymadıklarım var.
Lohuk şerbet (Fransızların fondan
dediği),altın varakla kaplı nevruz şerbeti,arşın helvası,portakallı tarçınlı
peynir şekeri gibi ancak burada okuyacağımız tarifler ; misk,afyon,amber,menekşe gibi kolay ulaşılamayacak malzemeler ancak bize genel kültür bilgisi...
Ez cümle çok keyifli.Şöyle eski usul bir şekercinin kapısından girmek istiyor insan.Benim aklıma da Hacı Bekir’den akide
şekeri düşürdü ama bu pandemide kim gidecek şimdi oralara….
Merhabalar. Ben Dokuz Eylül Üniversitesinde yüksek lisans öğrencisiyim. Tez için bu kitaba iki gün içinde acilen bakmam gerekiyor. İzmir kütüphanelerinde ne yazık ki bu kitap yok, sipariş versem üç dört günden aşağı gelmez. Kitaptan sadece Unger'in İzmir tatlıları ile ilgili bir şeyler söyleyip söylemediğini öğrenmek istiyorum. Yani verdiği izmire özgü ya da o sırada İzmir'de yapılmakta olan tatlı isimleri veriyor mu? isimsel olarak bilgilendirmeniz ve sayfa numaralarını belirtmeniz benim için yeterli olacaktır. Sanırım kitapta 8. Bölüm Bursa ve İzmir kısmında bu detaylardan bahsetmiş olabilir. Yardımcı olursanız çok müteşekkir olacağım. İyi günler, teşekkürler.
YanıtlaSilgerek kalmadı, spesifik olarak İzmir ile ilgili bilgiler yok içinde. Benim gibi aramak isteyenler olursa bilginize...
Sil